Kadından Yaşama Destek Derneği (KAYAD), Kübra Aydın ve Emrah Yılmaz’ın ölümü üzerine yaptığı açıklamada, toplum dönüşümü için elzem olarak nitelediği Ev İçi Şiddetle Mücadele Ağı Yasa Taslağı’nın “rafa kaldırılmasını” eleştirdi.
KAYAD tarafından yapılan yazılı açıklamada, Hükümet Kübra Aydın’ı koruyamamakla suçlanırken, toplumun ise habere “kayıtsız” kaldığı savunularak, bundan duyulan endişe dile getirildi.
Kübra Aydın ile Emrah Yılmaz’ın ailelerine başsağlığı da dilenen açıklamada, “Kübra Aydın’ın, bu toplumun son kadın cinayeti olmayacağından ne yazık ki eminiz. Üstelik Hükümetlerin ve toplumun bu tavrı onaylaması ile birlikte çok sayıda kaybımızın olacağını da biliyoruz. KAYAD bu gelişmelerden oldukça rahatsızdır” denildi.
KAYAD’ın hazırladığı Ev İçi Şiddetle Mücadele Ağı Yasa Taslağı’nın Meclis’e sunulduğu, 14 Nisan 2021 tarihinde Resmi Gazetede yayımlandığı ancak kadük olduğu kaydedilen açıklamada, “Yasa taslağı rafta durdukça kadınlar her gün koruma emirleri ve polis şikayetleri ile ilgili sorunlar yaşamakta, git gide ev içi şiddet mağdurları, sisteme olan inançlarını kaybetmektedir. Söz konusu inanç kaybını polis başvuru sayılarından da gözlemleyebiliriz” denildi.
Açıklamada, “Yıllarca KAYAD ev içi şiddet eğitimi vermiş, polis ve diğer kurum ve kuruluşlar tarafından davet edilerek, bu eğitimlerin sürdürülmesine yardımcı olmuştur. Ayrıca KAYAD, sadece kadınları şiddetten korumak için değil, erkekleri de şiddet uygulayıcıları olmamaları adına eğitim müfredatı hazırladı. Yıllarca bu müfredatın noktası virgülüne kadar eğitim bakanlığı ile birlikte incelemeler yapmış ve nihayetinde zamanın eğitim bakanı ile 24 Aralık 2021 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı ile KAYAD arasında işbirliği protokolü imzalanmıştır. Ancak, bugün, çocuklarımıza şiddetsiz ve eşit ilişkiler hakkında eğitimler verileceğine, okullara sokulan son kitaplara kadınların geleneksel, toplumsal cinsiyet rollerinde oldukları örnekler maalesef okul müfredatlarında yer almaktadır. Toplum yapımıza ters olan tüm bu davranış ve sorumsuzluklar, halkımızın vicdanını rahatsız etmektedir. KAYAD, bu tür uygulamaların sonuçlarının nereye varacağının bilincinde ve ayırdında olarak, endişelerini tekrar tekrar dile getirmeyi görev bilmektedir” ifadelerine yer verildi.
