TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bizler Türkiye ve Sırbistan olarak el ele bir adım atmalıyız. Bu adım barışın korunmasını temine dayalı bir savunma sanayiinin aramızda teşkilidir” dedi.
Erdoğan, Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic ile ortak basın toplantısında konuştu.
Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti;
İki senenin ardından tekrar Belgrad’da sizlerle bir arada olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi’mizin 4’üncü toplantısı vesilesiyle ikili ilişkilerimizi kapsamlı şekilde ele aldık. Gerek birlikte gerek heyetlerarası bu istişarelerimiz geleceğe yönelik önemli gelişmelerin olabileceğinin bize sinyallerini verdi. Münasebetlerinin ahdi zeminini güçlendirecek metinlere sizlerin huzurunda 11 anlaşmaya imzalı attık. Ayrıca Balkanlar, Orta Doğu ve Ukrayna özelinde küresel ve bölgesel meseleler hakkında görüş alışverişinde bulunduk.
“5 milyar dolarlık hedefimize kararlılıkla adımlar atmaya devam ediyoruz”
Sayın Vucic’in belirttiği gibi Sırbistan ile ilişkilerimizde adeta altın çağı yaşıyoruz. Her geçen gün gelişen ilişkilerimiz sayesinde Belgrad Büyükelçiliğimize ilave olarak 2021’de Yenipazar’da Başkonsolosluk, 2022’de Niş’te konsolosluk bürolarını açtık. İkili iş birliğimizin lokomotifini ekonomi ve ticari ilişkilerimiz oluşturuyor. Ticaret hacmimiz iki yıl üst üste 2 milyar doları aştı. 5 milyar dolarlık ortak hedefimize ulaşmak maksadıyla müşterek adımlar atmaya kararlılıkla devam ediyoruz. Bu sene sonunda Sırbistan’dan ülkemize gelen turist sayısının 2022 yılındaki rekoru aşacağını tahmin ediyoruz. Üzerinde çalıştığımız kimlikle seyahat imkanı ile birlikte karşılıklı turist sayıları önemli oranda artacaktır.
Sırbistan’daki yatırımlarımız son 12 yılda 1 milyon dolardan 405 milyon dolara çıktı. Şirketlerimiz bu kapsamda Sırbistan’da yaklaşık 9 bin 600 kişiye istihdam sağlıyor. Müteahhitlerimiz üstlendikleri 95 proje ile 1 milyar dolarlık iş hacmine ulaştı. İnşaat sektöründe 10 bini aşkın işçimiz çalışarak Sırbistan’a katkı sunlaya devam ediyor. Yatırımcılarımıza hiçbir zaman desteğini esirgemeyen değerli dostum Vucic bu tablonun ortaya çıkmasında büyük bir paya sahiptir. Kendisine bir kez daha teşekkür ediyorum.
Sayın Cumhurbaşkanıyla ikili ilişkilerin yanı sıra mevcut bölgesel ve küresel gelişmeler hakkında da fikir teatisinde bulunduk. Balkanlar’ın huzur ve istikrarının öneminin altını bir kez daha çizdik. Bu minvalde Sırbistan’la Kosova arasındaki son gerilimlere sağduyuyla yaklaşılmasının önemi aşikardır. Bosna Hersek’te istikrarın korunmasında ülkelerimizin kararlılığını da teyit ettik. Bosna Hersek’in siyasi kırılganlığının bir an önce geride bırakılması noktasında Sırbistan’ın yapıcı yaklaşımının önemini de bu vesileyle vurguladım.
“İsrail saldırılarına artık ‘dur’ denilmesi gerekiyor”
İstişarelerimizde Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne ve egemenliğine olan desteğimizi bir kez daha ifade ettim. Kalıcı barışa dönük gayretlerimizi sürdürme kararlılığında olduğumuzu mevkidaşımla paylaştım. Gazze başta olmak üzere işgal altındaki Filistin toprakları ve Lübnan’da yaşanan dram da hiç şüphesiz gündemimizde yer aldı. İsrail yönetiminin insanlık onurunu ayaklar altına alan saldırılarına artık “dur” denilmesi gerekiyor. Meselenin temelinde yatan sorun Filistin topraklarının İsrail tarafından işgalinin sürmesidir. Bu itibarla 1967 sınırları esas alınarak başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğü haiz bir Filistin devletinin vücut bulması şarttır. 7 Ekim’den bu yana 9 ülke Filistin devletini tanımıştır. Hala bunu yapmayan ülkelere Filistin devletini tanıma çağrımızı burada bir kez daha hatırlatıyorum. Uluslararası toplumun İsrail’e doğru mesajların verilmesi ve yaşanan katliamın sona erdirilmesi noktasında asli bir sorumluluğu bulunuyor.
Bu düşüncelerle Cumhurbaşkanı Sayın Vucic başta olmak üzere tüm dostlarımıza samimi misafirperverlikleri için tekrar teşekkür ediyorum. Özellikle ikili görüşmemizde siyasi, askeri, ekonomik, ticari, turizm, bunun yanında savunma sanayine yönelik iş birliği çalışmalarımızı karşılıklı menfaat esasına dayalı olarak sürdürme kararını verdik. İstişarelerimizin ve aldığımız kararların hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Sırbistan ile savunma sanayiinde iş birliği
Bizler Türkiye ve Sırbistan olarak el ele bir adım atmalıyız. Bu adım barışın korunmasını temine dayalı bir savunma sanayiinin aramızda teşkilidir. Buna yönelik olarak da ikili görüşmemizde el ele verdik ve arkadaşlarımızı görevlendirdik. Şimdi bu çalışmayı arkadaşlarımız da yapacaklar. Kimse de Türkiye ve Sırbistan’ın savunma sanayiine yönelik içeriğinde neler olması gerekir bunu bizim dışımızda belirlemeye kalkmasın. Biz şu veya bu ülke değiliz. Biz Türkiye’yiz, biz Sırbistan’ız. Arkadaşlarımız bu çalışmalarını görüşmelerini yapacaklar. Adımlarımızı da birlikte atacağız. Bizde olan imkanlar var. Sırbistan’da olan imkanlar var. Bu imkanları en güzel şekilde değerlendirmek suretiyle geleceğe yürüyeceğiz.
“İHA’lar da atılacak adımlarda yerini alacaktır”
Türkiye’nin insansız hava araçlarındaki imkanları da tabii ki bu savunma sanayiine yönelik atılacak adımlarda yerini alacaktır. Savunma sanayiine yönelik atılacak adımlarla ilgili ifade ettiğim gibi bugün Sırbistan’ın elinde olan imkanlar var. Bizim elimizde olan imkanlar var. Biz bunları iki dost ülke olarak birlikte değerlendireceğiz. Onun için Dışişleri Bakanlarımıza ve Savunma Sanayii Başkanlarımıza görevleri verdik onlar çalışmalarını yürütecekler ve ondan sonra peyder pey adımlarımızı atmaya devam edeceğiz. Bu atacağımız adımlardan hoşlananlar olabilir ama hoşlanmayanlar da olabilir. Biz siyasi liderlersek bu konularda kararı biz mesai arkadaşlarımızla beraber veririz ve yola devam ederiz. Bütün mesele ondan sonraki yolda atacağımız adımların kararını kontrol altında sürdürmektir. Bunu da yapacak güce Sayın Vucic de, Erdoğan da sahiptir ve bunu biz birlikte yaparız.