Küresel Gazeteciler Konseyi, Lefkoşa’da KKTC 40’ıncı Yıl Uluslararası Medya Çalıştayı düzenledi..
KKTC’nin kuruluşunun 40’ıncı yılında uluslararası arenada tanınması ve tanıtılması amacıyla Grand Pasha Otel’de düzenlenen çalıştay, açılış konuşmaları ile başladı.
İlk konuşmayı Küresel Gazeteciler Konseyi Genel Başkanı Mehmet Ali Dim yaptı.
Dim, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin uluslararsı düzeyde tanıtınması için son derece önemli adımlar atıldığını kaydetti.
Kuzey Kıbrıs’ın başta Türkiye olmak üzere pek çok yabancı yatırımcının ilgisini çektiğini kaydeden Dim, yatırımcıların önüne set çekilmemesi gerektiğine vurgu yaptı.
Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu da, konuşmasında konseyin KKTC ziyareti ve çalıştayın önemine işaret ederek, Kıbrıs’ın bir mesele değil milli bir dava olduğuna işaret etti.
Büyükelçi Feyzioğlu, Meselelerin zamanla bıktırdığını, ancak bir dava ve dava ruhunun gelecek nesillere aktarılabilen şevk ile yürütülen bir süreç olduğunu anlattı.
Adada iki ayrı halk olduğunu ve bu iki ayrı halkın hiçbir zaman tek millet olmadığını dile getiren Büyükelçi Feyzioğlu,“Eğer Kıbrıs Türkeri her türlü yokluğa direnmese ve anavatan yardım yetişmese buranın da Gazze’den bir farkı olmayacaktı” dedi.
KKTC’nin evet dediği BM temsilcinin özel değil kişisel temsilci sıfatıyla çalışacağına da işaret eden Büyükelçi Feyzioğlu, özel temsilcinin kurulu nizamın baskısıyla, yaptırım içeren kararların müzakereciyi bağlamayacağını, bu nedenle kişisel temsilci olduğunu belirtti.
Büyükelçi Feyzioğlu, “Müzakerelerin başlaması değil, müzakere sürecine uygun zemin araştırılacak” diyerek, müzakerelerin yeniden başlaması için KKTC ve TC’nin ortaya koyduğu tavrın BM Genel Kurulu’nda TC Cumhurbaşkanı tarafından ifade edildiğini anımsattı.
Büyükelçi Feyzioğlu, yabancılara mal satışı konusunda da konuştu.
Büyükelçi Feyzioğlu, TC Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve KKTC devleti tarafından yakından takip edilen ve önlem alınması gereken bir konu olduğunu, ancak ‘Kıbrıs elden gitti, satıldı’ söylemlerinin de doğru olmadığını kaydetti.
Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınması ve tanıtılması için, ellerinden gelen her çabayı yaptıklarını ifade etti.
Kuzey Kıbrıs’ın sesinin duyulması için ikincisi düzenlenen çalıştayın önemine vurgu yapan Bakan Ataoğlu, 3 gün sürecek çalıştayda, çıkacak sonuç raporunun yol haritası olacağını kaydetti.
Ataoğlu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bugünlere zor mücadelelerle geldiğini de anımsatarak, “Biz bugün eğer başımız dik yürüyorsak, söylemek isteğimizi ifade etmekte herhangi bir sıkıntı yaşamıyorsak, bu anavatan Türkiye sayesindedir” dedi.
Çalıştayın açılışında son konuşmayı Cumhurbaşkanı Ersin Tatar yaptı.
Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türkü’nün büyük Türk Devletinin parçası olduğunun altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Tatar, “bundan böyle Kıbrıs meselesi değil, milli dava denilmesi gerekir çünkü Anavatan Türkiye’nin Kıbrıs’a gelmesi ile Kıbrıs meslesi sona ermiştir” dedi.
KKTC’nin egemen bir devlet olarak milli menfaatlarına ve bekasına zarar verilmemesi için dikkat edilmesi gerektiğini anlatan Tatar, özellikle toprağının korunması konusunun önemli olduğunu vurguladı.
Kıbrıs Türk halkının kendi kurum ve kuruluşlarıyla KKTC’nin menfaatlarını koruyabilecek kapasitede olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Tatar, medya mensuplarının da haber yaparken buna dikkat etmesi gerektiğini söyledi.
“Mücadelemiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yaşatılmasıdır, medyamızın da bu yönde çaba sarfetmesini istiyoruz” diyen Tatar, ancak son zamanlarda Kıbrıs Türkünün iradesinin başkalarına satıldığını savunan haberlerin yapıldığını bunun da kendisini çok üzdüğünü ifade etti.
brt