Meclis Genel Kurulu, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) grubuna bağlı bazı milletvekilleri, Girne Bağımsız Milletvekili Jale Refik Rogers ve Gazimağusa Bağımsız Milletvekili Ayşegül Baybars’ın birlikte sundukları bazı KKTC Yurttaşlarının Türkiye Cumhuriyetine girişine izin verilmemesinin nedenlerinin ve bu sorunun çözüm yollarının araştırılması ile ilgili Meclis araştırması açılması önergesi oyçokluğuyla reddedildi.
Genel Kurul’da önerinin gerekçesinin okunmasının ardından konuşmalara geçildi.
İlk sözü öneride imza sahibi CTP Milletvekili Sami Özuslu alarak, Meclis’in bu konuda çözüm üretmesinin boynunun borcu olduğunu belirtti.
Özuslu, 2021 yılından itibaren bazı KKTC yurttaşlarının Türkiye Cumhuriyeti’ne giremediğini, geri çevrildiğini kaydederek süreci anlatan Özuslu, bazı eski milletvekili, basın sorumlusu ve bazı danışmanların da Türkiye’ye girişlerinin engellendiğini ifade etti.
Özuslu, 6 Temmuz 2021 tarihinde TC’ye girişi ilk engellenen Cumhurbaşkanı eski danışmanı Ali Bizden’in şuanda rahatsızlık yaşayan kayınpederinin yanına gidemediğini anlattı ve bunun gibi yaşanan birçok örnek verdi.
Yaşanan travmanın boyutunun büyük olduğunu ifade eden Özuslu, herkesin “Kıbrıs Cumhuriyeti” pasaportu olmadığını ve çok sık dile getirilen bu uygulamayla ambargo ve izolasyonların KKTC vatandaşlarına uygulandığını savundu.
TC ve KKTC arasında bir yasa olduğunu dile getiren Özuslu, KKTC yurttaşlarının başı derde girmesi halinde TC büyükelçiliğine giderek yardım alabileceği bir anlaşmanın olduğunu fakat bu uygulamanın buradaki Büyükelçilik tarafından yapılmadığını savunarak bunun nedenini sordu.
Ana muhalefet ve iki bağımsız Milletvekilinin önerdiği bu komitenin kurulması gerektiğini dile getiren Özuslu, bu konuya hükümet ortaklarıyla birlikte hareket ederek çözüm üretilmesi gerektiğini kaydetti.
TC’ye girememe kodundaki farklılıkları da anlatan Özuslu, hükümetin ve Cumhurbaşkanı’nın bu konu ile ilgilenmediğini ileri sürerek nededini sordu.
Burada insan hakkı ihlali yaşandığını savunan Özuslu, bu yaşanan konunun biran önce çözülmesi gerektiğini kaydetti.
Bakanlar Kurulu kararı ile KKTC’ye giriş yasağı olan kişilerin yasağının kaldırılmasının sebeplerini de soran Özuslu, ülkede yaşanan bu olayın çözümü yönünde girişim yapılması gerektiğini kaydetti, hükümete çağrı yaparak bu araştırma komitesinin kurulması yönünde birlikte hareket edilmesi konusunda destek istedi.
UBP Milletvekili Sunat Atun da konuşmasında, imzalarla verilen önergeyi değerlendirdiklerini söyledi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olduğunu ve bu ülkenin yaptığı bir uygulamayı neden yasama makamının ele alınmak istendiğini soran Atun, TC’ye girişi engellenen yabancıların ne yapması gerektiği konusunda bir kitapçık olduğunu ve süreçlerin anlatıldığını söyledi.
Burasının yasama organı olduğunu dile getiren Atun, burada yolun belli olduğunu bu önergeye iştirak etmenin mümkün olmayacağını kaydetti.
Bunun bir hukuk süreci olduğunu ve bu sürecin nasıl işleyeceğine kendilerinin tayin edemeyeceğini dile getiren Atun, bu süreç ile deprem sürecinin araştırma komitesinin arasında fark olduğunu söyledi.
KKTC vatandaşına dünyanın her yerinde sahip çıkıldığını dile getiren Atun, Türkiye Cumhuriyeti’nde bilgi edinme sistemi ve yasalar olduğunu, bunun sorulabileceğini söyledi.
Bu konuda hukuk davası açanlar ve açmayanlar olduğunu da dile getiren Atun, bunun siyasi olmadığını bunun bireylerin odağında olan bir mesele olduğunu ve onların da hukuk sürecine başvurmalarının yolunun açık olduğunu kaydetti.
Tüm KKTC vatandaşlarına özgü bir hareket olması halinde gereğinin yapılabileceğini dile getiren Atun, buradaki sorunda bireylerin odakta olduğunu belirtti.
KKTC vatandaşına sahip çıkan bir devlet olduğunu söyleyen Atun, KKTC’nin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan 77 kişiye de giriş izni vermediğini anlattı ve bunun gizlilik içerdiğini söyledi.
CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman da söz alarak, bu konuyu tartışırken samimi olmak gerektiğini söyledi.
Erhürman, kavramların doğru oturtulması gerektiğini ve bu ülkenin 12 vatandaşının giriş yasağıyla karşı karşıya olduğunu belirtti.
UBP Milletvekili Sunat Atun’un TC vatandaşı 77 kişiye giriş yasağı konduğunu söylediğini dile getiren Erhürman, TC vatandaşına giriş yasağı konulacak olması halinde TC ile istişare edildiğini söyledi.
Giriş yasağı koymanın yargı aşaması olmadığını dile getiren Erhürman, ilgili devletin kendi vatandaşına sahip çıktığını ve suçlu olması halinde gerekli yerlere iletildiğini de anlattı.
TC’nin bu ülkede yaşayan vatandaşlarının KKTC vatandaşı olması konusunda da istişare ettiğini dile getiren Erhürman, TC’nin vatandaşının kendisine ulaşması durumunda durumu gerekli istişareyi yaptığını kaydetti.
Erhürman, “12 vatandaşın zannedilenin ötesinde katil, uyuşturucu taciri olmadığını, düşünceleri nedeniyle giriş yasakları bulunduğunu” kaydetti.
İsisas sürecinde açılan davayı örnek vererek süreci anlatan Erhürman, buradaki süreç konusunda neden çekinildiğini sordu.
TC ile doğru ilişkinin sürdürülmesi için çaba gösterildiğini fakat bu konunun bu ilişkileri bozduğunun farkında olunması gerektiğini savunan Erhürman, devletin ciddiyetinin olması gerektiğini ve TC ile ilişkilerin hükümet üzerinden yürütülmesinin önemine vurgu yaptı.
Baronun el kitapçığına bakmasına gerek olmadığına da dikkat çeken Erhürman, TC vatandaşı 77 kişiye giriş yasağı konması halinde el kitapçığına bakılsın denilip denilemediğini sordu.
Erhürman, 12 kişi ve etrafındakiler için bu komitenin kurulması konusunda ricacı olduğunu söyledi.
Bu memlekette TC ile doğru ilişkiler kurmanın yolunun bulunması gerektiğini kaydetti.
Başbakan Ünal Üstel de yerinden söz alarak, hükümet olarak süreci üstlerine aldıklarını ve gerekli girişimin yapılacağını söyledi.
CTP Genel Başkanı Erhürman da, bu sürecin Ana muhalefet ile birlikte yürütülüp yürütülmeyeceğini bilmek istediklerini kaydetti.
Başbakan Üstel tekrar söz alarak, görevi üzerlerine aldıklarını muhalefete bilgi verileceğini söyledi.
Konuşmaların ardından öneri oy çokluğuyla reddedildi.
Daha sonra güncel konuşmalara geçildi.
TAK