Temmuz ayının gelmesiyle okul tatillerini güneşin altında geçirmek isteyen binlerce Avustralyalı, Endonezya’nın Bali adasına gidiyor. Ancak yetkililer, Bali’den dönüşte Avustralyalıların ülkeye getirecekleri salgın konusunda büyük endişe duyuyor.
Ayak ve ağız hastalığı (FMD) Endonezya’daki sığırlara hızla yayılıyor. Salı günü açıklanan ilk vakalar, Avustralya’nın yedi kentine doğrudan uçuşu bulunan, popüler turizm merkezi Bali’de doğrulandı.
“Ayak ve ağız hastalığının Avustralya’ya gelmesi felaket olur”
Hükümete virüsü dışarıda tutmanın yolları konusunda tavsiyede bulunan ülkenin Baş Veteriner Memuru Mark Schipp, “Ayak ve ağız hastalığının Avustralya’ya gelmesi felaket olur” dedi.
Ayak ve ağız hastalığı insanlara zarar vermiyor. Ancak sığır, koyun, domuz, keçi ve develer de dahil olmak üzere toynaklı hayvanların ağızlarında ve ayaklarında ağrılı kabarcıklara ve lezyonlara neden oluyor.
Bu da hayvanların bir şey yemelerine engel olabiliyor. Bazı durumlardaysa ölümlerle sonuçlanabiliyor.
Hastalık, Avustralya hayvancılığı için en büyük biyogüvenlik tehdidi olarak kabul ediliyor. Bir salgın yaşanması, enfekte hayvanların kitlesel itlaflarına yol açabilir ve Avustralya’nın kazançlı sığır eti ihracat pazarını yıllarca kapatabilir.
Ulusal Çiftçiler Federasyonu başkanı Fiona Simson, “Ayak ve ağız hastalığı ülkeye girerse çiftçiler üzerindeki etkiler düşünmek bile çok can sıkıcı. Ama bu sadece çiftçilerle ilgili değil. Avustralya’nın gayri safi yurt içi hasılasından (GSYİH) 80 milyar doları silmek herkes için ekonomik bir felaket olur” dedi.
Yetkililer turistlere ‘ayakkabılarınızı geride bırakın’ diyebilir
Avustralya, havaalanlarında biyogüvenlik kontrollerini artırmaya, yolcuların bagajlarında et ve peynir ürünü kontrolleri yapmaya başladı. Bunun yanı sıra turistleri, ayakkabılarındaki kirlerin yanlışlıkla Avustralya’nın 150 yıldaki ilk ağız ve ayak hastalığı salgınına neden olabileceği konusunda uyarmaya başladı.
Henüz uygulanmaya başlanmayan kontrollerden biri ayak banyosu. Yani ülkeye gelenlerin ayakkabılarında taşıyor olabilecekleri hastalığın izlerini silmek için kullanılabilecek güçlü kimyasal kaplar.
Sorun şu ki, genellikle Bali’de giyilen rahat ayakkabılar, standart biyogüvenlik önlemleriyle uyumlu değil.
Schipp, “Bali’den dönen birçok insan bot giymiyor, parmak arası terlik veya sandalet giyiyor. Bu kimyasal maddeyi cildinizle temas ettirmeyi göze almanız mümkün değil. Yetkililer turistlere, ayakkabılarını geride bırakmalarını söylemeyi düşünüyor” dedi.
Schipp sözlerine, “Hiç ayakkabı giymemeli ya da ayakkabıları geride bırakmalı. Bali’de parmak arası terlik giyiyorsanız, onları Bali’de bırakın” diye devam etti.
Baş Veteriner Memuru Schipp, tavsiyenin henüz resmi bir talimat haline gelmediğini ve dikkate alınan birkaç seçenekten biri olduğunu da belirtti.