Gazimağusa Surlariçi’ndeki ziyarete değer 53 tarihi eser için, eser hakkında detaylı bilginin indirilebileceği QR’lı tabela yaptırıldı.
Mağusa Suriçi Derneği’nin (MASDER) projesi ve Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı’nın (TİKA) desteği ile hayat bulan proje, MASDER lokalinde TİKA Lefkoşa Ofis Koordinatörü Havva Pınar Özcan Küçükçavuş’un da katıldığı etkinlikle tanıtıldı.
Kimlik Kartı Projesi altında 53 eser için tabela yapıldı. Tabelalara bahse konu eser hakkında geniş bilgi edinebilmek için QR kodları yerleştirildi, bunun yanında yön verici tabelalara aydınlatma yapıldı, 53 eserin yer aldığı İngilizce ve Türkçe dilinde broşür hazırlandı ve zarar verilmiş tabelalar tamir edildi.
MASDER Başkanı Rifat Yalınç, etkinlikte yaptığı konuşmada projenin beklenmedik bir şekilde hayat bulmasının iki yıl aldığını, bunun nedeninin ise Anıtlar Yüksek Kurulu’nun tabelalarla birlikte tasrarlanan aydınlatma direklerine onay vermemesi olduğunu belirtti.
Hazırlanan tabelalarda bulunan QR kodu sayesinde ziyaret edilen tarihi eser hakkında akıllı telefon kullanılarak hem yazılı hem de sözlü geniş bilgiye erişilebileceğini belirten Rifat, internet erişimi bulunmayan turistler olabileceği de düşünülerek, turist rehberleri için taşınabilir akülü wi-fi sistemi de hazırlattıklarını anlattı.
TİKA Lefkoşa Ofisi Koordinatörü Küçükçavuş ise Kimlik Kartı Projesinin TİKA Lefkoşa Ofisi tarafından onaylanan ilk projelerden olduğunu, “ideal projelerden olduğunu rahatlıkla” söyleyebileceğini kaydetti.
Küçükçavuş, tabelaların engelli bireyler düşünülerek tasarlandığını, tekerlekli sandalyeliler dikkate alınarak tabellaların boylarının 1.2 metre olarak tasarlandığını, bunun yanında görme engelliler için de sesli bilgiye erişim imkanı sunulduğunu kaydetti.
Yeni broşürlerin, eski broşürlerdeki 32 esere 21 eser ekleyerek hazırlandığın, böylece bölgenin tarihi zenginliğinin biraz daha öne çıkarılmış olduğunu ifade eden Küçükçavuş, bu eksikliğin Lefkoşa ve Lefke’de de gördüğünü, tarihi eserler yanında mutlaka eser bilgi sunulması gerektiğini belirtti ve bu gibi çalışmaları oralarda da görmek istediğini ifade etti.
Küçükçavuş, Eski Eserler ve Müzeler Dairesi’nin de Salamis Antik Kent için böyle bir duşünceleri olduğunu ancak henüz bir talep gelmediğini ifade etti.
TİKA’da yürekten proje yapanları anlayacak duruma geldiklerini belirten Küçükçavuş, “MASDER’in en önemli, en ayırıcı tarafı, derneğe gönül verenlerin bitmek bilmeyen idealizmi ve heyecanı, onun için projeyi yaparken çok büyük bir mutluluk duydum” dedi.
TİKA’nın Orta Asya’daki Türk devletlere sahip çıkmak için kurulduğunu ifade eden Küçükçavuş, bugün itibarıyla TİKA’nın yaklaşık 170 ülkede faaliyet gösterdiğini ancak 60 ülkde daimi ofisinin bulunduğunu anlattı.
TİKA’nin gidilen coğrafyanın dinamiklerine göre proje desteği verdiğini de ifade eden Küçükçavuş, TİKA’nın sadece toplum yararı gözeten kurumlarla çalışabildiğine ve talep odaklı çalıştıklarına dikkat çekti. Küçükçavuş, “Talep odaklı çalıştığınızda bir bakıyorsunuz ki afrika’da en çok su kuyusu yapmışsınız” diye konuştu.
Avrupa Birliği ile Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı altında ülkede bazı tarihi eserler üzerinde yapılan çalışmalarla ilgili olarak Küçükçavuş, bu çalımaların tam kapsamlı restorasyondan ziyade ayakta tutmaya yönelik olduğunu, bunun da çok önemli olduğunu, TİKA’nın projelerinde ise eserlerin orjinaline uygun şekilde restore edildiğini ifade etti.
Eski eserlerin restorasyonu talepleri de alabileceklerini ancak sorumlu kurumdan önce talep gelmesi gerektiğini belirten Küçükçavuş ,”Tarihi eser kime aitse, irade gösterip, biz burayı yapmak istiyoruz sizinle çalışmak istiyoruz demesi lazım” dedi.
TAK/BRT